22 Şubat 2012 Çarşamba

TOP 16'DA 5. HAFTA ÖNCESİ

Top16 turunda son iki haftaya giriyoruz. Üç takımımız için de Top8 şansı var ama henüz kolaylayan veya garantileyen bir takımımız bulunmuyor. İşleri oldukça zor. İşte sondan bir önceki haftada Euroleague Top16 turunda haftanın maçları ve görüşlerim:

CSKA Moskova - Olympiakos: 4. hafta mücadelesinde ilk mağlubiyetini alan CSKA, bu maçta kendini biraz daha zorlayacaktır. Galatasaray deplasmanında zorlanmayı onlar da bekliyordu ancak yenilginin pek hesapta olduğunu sanmıyorum. CSKA'da Victor Khryapa kesin yok, Olympiakos'ta ise Printezis, Keselj ve Vasilopoulos yok. Ancak, Acie Law iyileşti ve maça hazır durumda. Olympiakos'un giderek yükselen bir gidişatı olduğunu görüyoruz ancak CSKA karşısında hiç şansları yok. Yüksek skorlu bir maç olur. CSKA çok ağır favori.

Bizkaia Bilbao - Montepaschi Siena: Bir defa muhteşem bir maç olacağı kesin. Grupta 4 maçını da kazanan Siena, tecrübeli koçu Piangiani ve Kaukenas dışında eksiği bulunmayan güçlü kadrosuyla kendinden oldukça emin görünüyor. Bilbao'nun ise Top8 için mutlaka kazanması gerekli. 4. hafta mücadelesinde Real Madrid'i 24 sayı farkla dağıtan Bilbao, yine seyircisine güveniyor. Takımda eksik yok ve şutör guard Janis Blums da takıma katıldı. Siena için gevşeklik ve rahatlık gibi bir problem söz konusu değil, onlar her maçta tecrübeli ve iyi birer profesyonel olan oyuncularıyla aşağı yukarı aynı oyunu oynamaya çalışıyorlar. Burada Bilbao tempoyu yükseltmeye ve rakibi zorlamaya çalışan taraf olacaktır. Aaron Jackson ve Bo McCalebb gibi birbirine stil olarak çok benzeyen iki oyun kurucunun takımlarına ne verecekleri çok önemli. McCalebb, inanılmaz formda ve kolay demoralize olabilen Jackson'u bugün denize dökebilir. Ancak ben yine de Bilbao galibiyetine sürpriz gibi görünse de, daha fazla şans veriyorum. Bunu yapacak silahları var. Yüksek skor beklenebilecek bir maç olabilir.

Galatasaray MP - Anadolu Efes: Abdi İpekçi Spor Salonu'nda oynanacak, çok ama çok yüksek atmosferli ve önem arz eden bir mücadele. Galatasaray için rüya, Efes içinse kabus sürüyor. Olympiakos'un muhtemel mağlubiyeti dolayısıyla, iki takım için de tek hedef galibiyet. Efes kaybederse havlu atacak, Galatasaray kazansa da, kaybetse de işini Pire deplasmanına bırakacak. Galatasaray'da Tutku, Efes'te ise Ermal Kuqo sakat. Galatasaray'ın yine o bilindik, potaya giden, sert ve inatçı oyununu oynayacağı aşikar. Efes cephesinde ise, çemberi korumak adına büyük sıkıntılar var. Kelimenin tam anlamıyla bir dev olan Stanko Barac'ın yumuşaklığı ve dirençsizliği, Efes taraftarını çıldırtıyor. Orada Batista dışında sertliğe cevap verecek fazla da bir oyuncusu yok Efes'in. Ancak Savanovic'in ribaund özelliği ve hücumda dış şut kozuna da Galatasaray'ın cevap vermesi kolay görünmüyor. Boris Savovic burada dış şut müdafaasında kilit oyuncu olacaktır uzunlar içinde. Efes'in kozu ise dış adamları. Galatasaray'ın en tehlikeli iki silahı olan Jamon Gordon ve Jaka Lakovic'i kilitleyebilecek oyuncuları mevcut lacivert-beyazlı ekibin. Tarence Kinsey ve Sinan Güler son derece iyi savunmacılar ve onlara ek olarak Vujacic ve Cenk gibi de iki skoreri var. Ancak benim kilit oyuncum Lafayette. Kerem Tunçeri'ye alternatif olarak getirilen Oliver Lafayette, oyunda olduğu anlarda muhtemelen pota altını çok kullanamayacak ancak takımı oynatması ve uzak mesafeli şutlarıyla Efes'in kaderini belirleyecek. Her ne kadar Galatasaray çok açık favori de görünse, ben maçı Efes'in kazanacağını düşünenlerdenim. Zor ve düşük skorlu bir maç olacaktır. Şanslı olan taraf bence Efes.

Fenerbahçe Ülker - Unics Kazan: Fenerbahçe Ülker, son şansını kullanacak. Kazan deplasmanında inanılmaz bir şekilde verdiği maçın rövanşında, bu kez farkı da lehine çevirmek için sahaya çıkacak. En az 7 farkla kazanması gereken bu maçın ardından, yine Panathinaikos'un son hafta Kazan'ı deplasmanda yenmesini bekleyecek. Üstelik de EA7'yi İtalya'da yenmek şartıyla. Gereksiz optimizmin alemi yok, Fenerbahçe gerçekten çok kötü oynuyor ve sezon başından beri, biraz Bennet Cantu deplasmanı hariç, hiçbir maçta doğru dürüst bir basketbol izletmedi. Kazan da çok muazzam bir takım değil. Şutörlerinin gününde olmadığı günlerde, en zayıf rakibe bile maç kaybedebilecek bir takımlar. Fenerbahçe'de Ömer Onan kesin yok, Marko Tomas'ın durumu ise belirsiz. Kazan'da ise Samoylenko ve Lyday hastaydı ancak ikisinin de iyileştiği ve oynayabileceği söyleniyor. Maçın bir favorisi yok. Kesin olan bir şey varsa, o da sahada kötü bir basketbolun oynanacağı. Vidmar'ın son birkaç maçtır toparlanması ve Ukic'in zor anlarda garip şekilde fazlaca iyi oynayabilmesi beni maçın Fenerbahçe lehine sonuçlanacağını düşünmeye sevk ediyor. Uzunların maçı olmayacağı kesin ancak onlardan gelen ekstra skor, galibi belirler. Maç Fenerbahçe'ye yakın.

Maccabi Electra - Zalgiris Kaunas: 4 maçını da kaybeden Zalgiris, artık formalite maçları oynuyor. Maccabi ise, geçen hafta evinde Cantu'yu 15 sayıyla geçse de, son periyoda dek inanılmaz zorlandı. Grupta 4 maçını kazanan Regal Barcelona'nın ardından ikişer galibiyet ve mağlubiyetle Maccabi ve Bennet Cantu geliyor. Maccabi'nin mutlaka ama mutlaka kazanması gereken bir maç bu yüzden Zalgiris maçı. Maccabi'de Shawn James dışında bir eksik yok. Zalgiris'te ise, tecrübeli guard Popovic iyileşti ve maça hazır. Nokia Arena'dan çıkabilecek tek sonuç, Maccabi Electra galibiyeti. Açık farkla kazanırlar.

Real Madrid - Unicaja Malaga: Top16'nın hayal kırıklığı yaratan takımlarından birisi de Malaga. Onlardan bu zor gruptan lider çıkmasını beklemiyordum ancak bir iki galibiyet çalabileceklerini düşünmüştüm. Henüz olmadı, oynadıkları 4 maçı da kaybettiler. Siena grupta 4 galibiyetle lider ve peşinden Bilbao ve Real Madrid geliyor. Bilbao'nun ikili averajda Real Madrid'e karşı üstünlüğü var ayrıca. Hafta sonu Copa del Rey finalinde Barcelona'yı darmaduman eden Real Madrid'de Sergio Llull ve Jaycee Carroll çok formda. İki takımın da herhangi bir eksiği yok. Kısalarıyla çok ağır basan taraf Real Madrid. Bu maçı farklı kazanarak, son haftayı beklerler.

Bennet Cantu - Regal Barcelona: Haftanın hatta sezonun kilit maçlarından biri. Bennet Cantu'nun rüya sezonunun devam etmemesi için hiçbir sebep yok. Deplasmanda Barcelona ve Maccabi'ye nasıl kafa tuttuklarını gördük. Bu takımda müthiş bir düzen ve hırs var. Oyun kurucuda yaşadıkları sıkıntıyı da Doron Perkins ile telafi etmeyi planlıyorlar. Perkins, geçen sezon Maccabi'de forma giymiş ve revaçta olan tabirle, 'delici' bir oyun kurucu. Bu tür bir oyuncusu olmayan Cantu'ya büyük katkı verebilir Perkins. İlk maçına Barcelona karşısında çıkacak Perkins için sınav, son derece zorlu. Copa del Rey finalinde Velickovic'in sakatladığı Chuck Eidson, Barcelona'da forma giyemeyecek. Bu da Cantu için bir avantaj olabilir. İki takımda da başka bir eksiklik veya sakatlık yok. Maçı şöyle bir kafamda canlandırdığımda, içeri bolca gömülen bir Cantu savunması olacak diye düşünüyorum. Barcelona'da ise şutörlerin şutörü Navarro var. Lorbek'in de içeriden ekmek çıkaramayınca, dışarıdan şut kullanması olası. Bildiğiniz gibi, Cantu'yu sahasında yenebilen tek takım, hala Fenerbahçe Ülker. Rakip Barcelona da olsa, tüm güçleriyle maçı almaya çalışacaklardır. Cantu'nun hücumu biraz dış şut sokmaya dayalı gibi görünüyor. Micov dışında driplingle penetre eden fazla adamı yok. Belki Perkins de bu işi yapabilir ama diğer oyuncular şut atmaktan çekinmeyen isimler. Eidson'un yokluğunda, tahminimce Rabaseda ve Ingles daha fazla süre alır. Onların yapacağı savunma da maçın kaderini belirler. Ben ciddi ciddi Cantu'nun kazanacağını düşünüyorum. Yine düşük skorlu, bol itiş kakışlı, nefis bir maç olmaya aday.

Panathinaikos - EA7 Milano: Düzen ve düzensizliğin maçı. PAO kazanırsa, gruptan çıkmayı garantiliyor. EA7 ise, bu maçta son şansını deneyecek. Açıkçası, onların Kazan'ı yenmelerini sürpriz olarak karşılamıştım 4. hafta maçında. Scariolo'nun başını çektiği gariplikler takımından böyle bir başarıyı asla beklemiyordum. Maç öncesinde EA7, Drew Nicholas ile yollarını ayırdı. (Bir dedikodu olarak şunu ekleyeyim, Nicholas, Caja Laboral'e gidebilir.) Bunun dışında Malik Hairston ve Ioannis Bourousis forma giyebilecek. PAO'da ise, uzun süre sakat olan Steve Smith iyileşti ve takıma katıldı. Maç için söylenecek fazla bir şey yok. Panathinaikos çok ağır favori ve bu maçı çok farklı kazanırlar.

0 yorum:

Yorum Gönder